Elmalar, çeşitli besin öğeleri ve antioksidanlar içermeleri nedeniyle genellikle meyveler arasında en başta gelmektedir. Bazı serbest radikal hasarlarını bloke edebilen ve bağışıklık sistemini enfeksiyonlara veya hastalıklara karşı güçlendirebilen değerli bir C vitamini kaynağıdırlar. Elma aynı zamanda B vitaminleri, kalsiyum, potasyum ve fosfor içeren iyi bir diyet lifi kaynağıdır.

Botanik olarak Malus Domestica olarak bilinen elma, ağaçlarda üretilen tatlı bir meyvedir. Elma çiğ olarak, pişirilerek veya sıkılarak tüketilebilir. Pek çok tarifte, özellikle tatlılarda kullanılan popüler bir yiyecektir. Elmaların ve elma ürünlerinin korunması için  konserve, kurutma veya dondurma yöntemi kullanılabilir. Konserve veya dondurulmuş elmalar genellikle turta veya hamur işleri gibi unlu mamullerde kullanılır. 

İki tür yaygın elma alerjisi vardır. Huş ağacı-elma sendromu (veya huş ağacı-elma alerjisi) kuzey Avrupa’da yaygındır. Genellikle huş ağacı polenine alerjisi olan kişilerde bulunur.

Alerjik reaksiyonlar, elmadaki huş ağacı polenine benzeyen protein tarafından tetiklenir. Bu elma alerjisinden muzdarip olanlar genellikle diğer meyve ve sebze alerjilerinden de etkilenir. Pişirme işlemi sırasında alerjen nötralize edildiğinden, bu reaksiyon yalnızca meyveyi çiğ tüketirken meydana gelir. Elmanın çeşitliliği, saklama koşulları ve yaş, mevcut alerjen miktarını değiştirebilir.

Akdeniz bölgelerindeki popülasyonların şeftalilere benzerliklerinden dolayı elmalara tepki gösterir. Bu tür bir elma alerjisi genellikle kusma, karın ağrısı gibi daha şiddetli belirtiler gösterir ve tehlikeli olabilir. Ayrıca pişirmenin bu reaksiyona neden olan proteini parçalamadığına da dikkat edilmelidir. Taze hasat edilmiş, aşırı olgunlaşmış meyvelerin bu reaksiyona neden olan en yüksek protein seviyelerine sahip olması muhtemeldir.

Elma alerjisi belirtileri

Elma alerjisi olan kişiler, elma yedikten veya elmayla temas ettikten kısa bir süre sonra bir dizi belirti yaşayabilir. Elma alerjisinin belirtileri, kişinin sahip olduğu elma alerjisinin türüne göre değişebilir.

En sık görülen belirtilerden bazıları şunlardır;

  • Ağız veya boğazda kaşıntı,
  • Dudaklarda veya boğazda şişme,
  • Mide rahatsızlığı ve kramp,
  • Kızarıklık veya kurdeşen
  • İshal.

Kaçınılması gereken tetikleyiciler ve yiyecekler

Oral alerji sendromu belirtilerini tetikleyebilecek tek besin elma değildir. Bazı besinlerin tüketimi, aşağıdaki alerjenlerle ilişkili belirti gösterebilir;

  • Huş ağacı poleni,
  • Kanarya otu poleni,
  • Çim poleni.

Oral alerji sendromu için en sık  tetikleyici olabilen yiyeceklerden bazıları şunlardır;

  • Badem,
  • Havuç,
  • Kiraz,
  • Kereviz,
  • Şeftali,
  • Erik,
  • Armut,
  • Kavun,
  • Domates,
  • Portakal,
  • Kivi,
  • Muz,
  • Ay çekirdeği,
  • Salatalık,
  • Kabak.

Besin alerjisi belirtileri yaşayan herkes, teşhis için mutlaka alerji doktoruna  muayene olmalıdır. Alerji uzmanı, belirtilerin geçmişi, deri prick testleri ve kan testleri gibi çeşitli yöntemlere dayanarak tanı koyacaktır.

Anafilaksi belirtileri yaşayan bir kişi, özellikle bilinen bir besin alerjisi varsa, derhal tıbbi yardım almalıdır. Anafilaksi belirtileri genel olarak hemen başlar. Belirtilerden bazıları şunlardır;

  • Nefes almada zorluk,
  • Bilinç bulanıklığı, konfüzyon,
  • Hırıltılı solunum,
  • Boğazda şişlik,
  • Ağız ve çevresinde şişme,
  • Düşük nabız,
  • Yutma güçlüğü,
  • Mide bulantısı.

Elma Alerjisi Tedavisi

Elma alerjisi için en iyi tedavi yöntemi elma tüketiminden kaçınmaktır. Bazı durumlarda, oral alerji sendromu olan kişiler pişmiş elma yiyebilirler. Bu durum oral alerji sendromuna neden olan diğer meyveler için de geçerlidir.

Elma alerjisi olan kişiler, çiğ elma yemekten kaçınmak için içeriğinden emin olmadıkları tüm besinleri tüketirken  içerik bilgisini kontrol etmelidirler. Elmaya şiddetli alerjisi olan herkes, acil bir durumda kullanmak üzere yanında adrenalin oto enjektörü taşımalıdır.

Yaklaşık orta boy bir elma, (182 gram)  aşağıdaki besin öğeleri içeriğine sahiptir;

  • Kalori: 95 kkal,
  • Karbonhidrat: 25 gram,
  • Lif: 4 gram,
  • C Vitamini: Referans Günlük Alımın (RDI) %14’ü,
  • Potasyum: RDI’nin %6’sı,
  • K Vitamini: Günlük ihtiyacın %5’ini karşılar.