Polene maruz kalmak, alerjisi olmayan kişilerde bile solunum yolu enfeksiyonuna karşı duyarlılığı artırabilir. Bahar ayları, gribal enfeksiyonların engellenmesi için yeterli sıcaklığa sahip değildir; bu sebeple özellikle yüksek polen seviyeleri olduğu zamanlarda Koronavirüse karşı yüksek riskli gruplardaki kişilerin filtrasyon gücü yüksek maskeleri kullanmaları faydalı olacaktır.
Polene Maruz Kalmanın Bağışıklığa Etkisi Nedir?
Polene maruz kalmak, virüslere karşı bağışıklık sistemini zayıflatır ve polen dönemlerinde bazı enfeksiyonlarda artış görülür. Virüsler havadaki polen dalgaları ile çakıştığında, bu durum koronavirüs için de geçerli olur.
Çeşitli bitki familyalarının polen taneleri, solunum epitel hücrelerinde antiviral λ-IFN’lerin üretimini azaltmaktadır. Ayrıca, bazı polen tipleri epitel hücrelerinden sitokin salgılanmasını arttırmaktadır. Koranavirüs, burun boşluğunu hedef alır ve yerleşir. Burun boşluğu, yani üst solunum yolu, polenlerin de giriş yeridir. Bu nedenle polenin solunum epitelinde daha önce gösterilen immünosupresif etkisi Koronavirüs enfeksiyonuna duyarlılığı da etkileyebilir. Polen taneleri burun epiteline yani virüsün giriş yerine etki eder.
31 ülke ve beş kıtada 130 istasyonla dünya çapında mümkün olan en kapsamlı ve mümkün olan en büyük çalışmada, yüksek polen konsantrasyonunun kornavirüsün yayılmasını artırdığı sonucu ortaya çıkmıştır.
Yüksek Polen Seviyeleri Olduğu Zamanlarda Etkili Maske Takın
Yüksek polen seviyeleri olduğu zamanlarda, enfeksiyon oranlarında artış olduğu gözlemlenmiştir. Polenlerden kaçınmak ya da havadaki polen miktarını azaltmak pek mümkün olan bir şey değildir. Bu sebeple risk grubundaki kişilerin çok katmanlı, filtrasyonu yüksek, partikül filtre maske takmaları yararlı olacaktır.
Koronavirüs ve havadaki polene aynı zamanlarda maruz kalmak, viral enfeksiyonların bulaşmasını teşvik eden bir durumdur. Polen- virüs maruziyetinin olumsuz sonuçlarının bilinmesi, bu anlamda tedbirlerin daha iyi bir şekilde alınmasını sağlayacaktır. Polene olan maruziyet engellenmeyeceği için bu konuda alınabilecek önlem maske seçimine dikkat etmektir. Koranavirüs dışında diğer virüs kaynaklı enfeksiyonlar da ilkbaharın başlarında doruk noktaya ulaşır.
Mart ve Nisan Ayındaki Yüksek Polen Seviyeleri Koronavirüs Bulaş Riskini Artırıyor!
Yüksek sıcaklarının, tedbirlere de uyulması kaydıyla, enfeksiyonları bir dereceye kadar azalttığı bilinmektedir. Polenin virüslere olumsuz etkisi bu bağlamda uzun dönemli değildir ve özellikle belirli aylarda görülür. Hava sıcaklığı, nem ve polenin “uygun” kombinasyonları altında gelecekteki yüksek virüs bulaşma dalgalarından kaçınmak için, daha sıkı koruma önlemleri alınmalı, örneğin ilkbaharda daha yüksek polen konsantrasyonlarında partikül filtreleme maskeleri kullanmak çok faydalı olacaktır.
Bahar aylarının gelmesi, insanlarda dışarıda vakit geçirme istediğini de artıyor. Anacak özellikle bu aylarda bulaş riskini azaltmak için son derece dikkatli olunması gerekiyor. Sosyal mesafe, maske ve özellikle elleri sık sık yıkamaya çok dikkat edilmesi gerekiyor.
Sonuç Olarak:
*Yüksek polen sayılarının Koronavirüsün yayılmasında olumsuz etkisi vardır. Yüksek polen oranları, Koronavirüsün bulaşmasını ve yayılmasını fazladan %10 ile %30 oranında etkileme potansiyeline sahiptir.
*Havadaki polen tanelerinin, virüs partiküllerinin taşıyıcıları olduğuna dair hiçbir kanıt yoktur.
*İnsan teması olmaksızın enfeksiyon riski yoktur.
*Yüksek polenlerin ve gribal enfeksiyonların yoğun olduğu mart ve nisan aylarının koronavirüsün yayılması için önemli ve dikkat edilmesi zamanlar olduğu bilinmelidir.
*Özellikle polen mevsiminde Koronavirüs açısından risk grubunda olan kişilerin ayrıca dikkat etmeleri ve 3 katman özelliği olan etkili maske takmaları, yararlı olacaktır.
Kaynak: PNAS 23 Mart 2021 118 (12) e2019034118; https://doi.org/10.1073/pnas.2019034118