Hepimiz COVID enfeksiyonundan korkuyoruz ve eve hapsolmaktan da çok sıkıldık. Koronavirüs enfeksiyonuna karşı aşıların gelişmesi ve Türkiye’de Çin aşısı Sinovac, Alman Biontech aşısı ve Rus aşısı Sputnik V aşısının da yakında yapılmaya başlanacak olmasıyla birlikte hangi aşı sorusu karşımıza gelmeye başladı. Hangi aşı etkili, hangi aşının yan etkisi fazla? Alerjik hastalığı olanlar aşı seçiminde nelere dikkat etmeli? Bu yazımızda alerjisi olanlar Rus aşısı mı Alman aşısı mı Çin aşısı mı olmalı sorularının cevabını vermeye çalışacağız.

Sinovac Aşısı, BioNTech Aşısı ve Sputnik V Aşılarının Özellikleri Nelerdir?

Rus aşısı mı Alman aşısı mı Çin aşısı mı sorusunun cevabından önce aşıların özelliklerinden bahsetmemiz yararlı olacaktır. Almanya’nın Pfizer BioNTech aşısı mRNA tabanlı COVID 19 aşısıdır. Diğer mRNA aşısı Moderna aşısıdır. BioNTech teknolojisinde, SARS-CoV-2 koronavirüsün (COVID ‑ 19) yüzeyinde bulunan diken proteininin bir kısmını kodlayan nükleositle modifiye edilmiş mRNA (modRNA) kullanımına dayanmaktadır. Bu aşıda mRNA tarafından diken proteinin bir parçası vücutta oluşur ve bu da vücutta bağışıklık oluşturur. Bu bağışıklık enfeksiyona karşı koruma sağlar.

Çin’in Sinovac firmasının Coronavac aşısı formaldehitle inaktive edilen ve adjuvan olarak alüminyum kullanılan ölü aşıdır. Virüs parçalanıp etkisiz hale getirilerek vücudumuzda  bağışıklığımızı uyarmaktadır. Ölü aşı olduğu için daha güvenli olduğu düşünülmektedir.

Rus aşısı Sputnik V aşısı (Gam-COVID-Vac), koronavirüs geninin entegre edildiği adenovirüs DNA’ya dayalı vektör aşısıdır. 21 gün aralıklarla kas içinden ayrı ayrı uygulanır.

Aşıların Etkinlikleri Nasıldır?

Çin aşısının etkinlik oranı Türkiye’deki verilere göre %83 olarak bildirilmiştir. Aşının ciddi ve orta şiddetteki enfeksiyonlara karşı korumada %100 etkili olduğu bildirilmiştir. BioNTech aşısı için firma yetkilileri tarafından açıklanan etkinlik oranını %91.3 olarak bildirilmiştir.  Sputnik V, %91.6 etkinlik oranına sahiptir. En son verilen bilgiye göre etkinliği %97.6’dır. Ciddi koronavirüse karşı etkinliğinin %100 olduğu bildirilmiştir Etkinliğe bakıldığında Rus aşısı ve Biontech aşısı daha etkili görünmektedir.

Aşıların Yan Etkileri Nelerdir?

Her üç aşının yan etkileri birbirine benzerdir. Klinik denemeler sırasında, çok yaygın olarak kabul edilen yan etkiler şunlardır:

  • Enjeksiyon yerinde ağrı ve şişlik,
  • Yorgunluk,
  • Baş ağrısı,
  • Kas ağrıları,
  • Titreme,
  • Eklem ağrısı,
  • Ateş (ikinci dozdan sonra daha sık görülmektedir).

Çin aşısının en sık görülen yan etkisi enjeksiyon bölgesinde ağrıdır ve  %17 oranında görülmüştür. Biontech aşısı sonrası da en sık yan etki aşı yerinde ağrı, halsizlik baş ağrısı olduğu bildirilmiştir. Biontech aşısının yan etkisi olarak alerjik reaksiyon riski özellikle içinde polietilen glikol olan ilaç alerjisi olanlarda görülme riski vardır. Rus aşısının sık görülen yan etkileri, grip benzeri hastalık (%15.2) ve aşı yapılan yerde reaksiyonlardır. Yan etkilerin %94’ü hafif yan etkilerken  %0,3 oranında ciddi yan etkiler bildirilmiştir.

Bu ağrının genelde hafif derecede olup 48 saat içinde düzeldiği görülmüştür. Bunun dışında görülen yan etkiler; aşı uygulanan bölgede şişlik, kızarıklık olması, yorgunluk, hafif ateş, titreme, baş ağrısı, kas, eklem ağrısı, kusma ve ishaldir. Bu belirtiler aşı yapıldıktan sonra bir hafta içinde ortaya çıkabilmektedir. Şimdiye kadar ölümcül reaksiyonlar nadirdir.

Aşıların Alerji Riskleri Nelerdir?

Çin Aşısı ve alerji riski

Çin aşısı için genelde önemli bir alerjik reaksiyon bildirilmemiştir. Alerjik döküntü ve alerjik şok riski her aşıda olduğu gibi nadir de olsa vardır. Almanya’nın aşısı gibi ilaç alerjilerinde riskli bir aşı olmamakla birlikte yine de alerji riski yok denilemez. Aşı yapılan sağlık kuruluşlarında alerji riskine karşı adrenalin ilacı hazır bulundurulmaktadır. Neticede elde edilen veriler az sayıda aşı uygulamalarının raporudur. BioNTech firmasının aşısında bulunan polietilen glikol maddesi bu aşıda olmadığı için alerji gelişme riski daha azdır denilebilir.  Çin aşısının içeriğinde koruyucu madde bulunmamaktadır.

Aşı içeriğinde disodyum hidrojen fosfat, alüminyum hidroksit, sodyum dihidrojen fosfat, sodyum klorür yardımcı madde olarak bulunmaktadır. Bu maddelere karşı alerji öyküsü olanlara aşı yapılmaması gerekir.

Aşılara alerjik reaksiyonlar genellikle aktif bileşenin kendisinden ziyade katkı maddelerine ve aşıdaki koruyucular ve antibiyotikler gibi bileşenlere bağlıdır. Aşılar ayrıca üretim sürecine bağlı olarak az miktarda protein içerebilir

BioNTech aşısı ve alerji riski

BioNTech aşısı için milyon doz aşı başına yaklaşık on bir vakada şiddetli alerjik reaksiyon gözlenmiştir. ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerinin bir raporuna göre, bu alerjik reaksiyonların %71’i aşılamadan sonraki 15 dakika içinde gelişmiş ve çoğunlukla (%81) bir alerji veya alerjik reaksiyon öyküsü olan kişilerde meydana geldiği bildirilmiştir.

Aşıya karşı gelişen alerjik reaksiyonların nedeni olarak BioNTech aşısındaki mRNA’nın bozulmasını engellemek, suda çözünmesini sağlamak için kullanılan polietilen glikol (PEG) maddesine bağlı olabileceği düşünülmektedir. Ayrıca mRNA’nın kendisinin de alerji yapabileceği düşünülmektedir. Alerjinin nedeninin PEG maddesi veya mRNA maddesine bağlı olduğu düşünülse de bilimsel yayınlarda bu durum net olarak gösterilmemiştir. Yeni yayımlanan bir makalede alerjik şok olarak bildirilen 4 vakanın izleminde bu durumun alerjik şok olmadığı alerjik şoku taklit eden durumlar olduğu bildirilmiştir.

Sputnik V aşısı ve alerji riski

Sputnik V aşısı Faz 3 çalışmasında bildirilmiş alerji vakası yoktur. Diğer vektör aşılarında ürtiker tarzı alerjik reaksiyonlar bildirilmiştir. Bu nedenle ürtiker tarzı alerjik reaksiyon görülebilir. Aşı içindeki maddelerden birine alerjisi olanların bu aşıyı olmaması gerekir. Bu aşı yeni onaylanmış bir aşı olması nedeniyle alerji riski düşük olsa da aşıdan sonra 30 dakika hastane ortamında kalmanız ve alerji riskine karşı önlemlerin alınmış olması önemlidir.

Alerjik Hastalığı Olanlar Hangi Aşıyı Olsun?

Alerjik astım, egzama, alerjik nezle ve diğer alerjik hastalığı olanların gerek Çin aşısı Sinovac aşısı, gerek Almanya’nın BioNTech gerekse Rus aşısı  Sputnik V aşısı olmasında sakınca yoktur. Sadece alerjik hastalığı olanların aşılarını hastane ortamında yaptırmaları ve aşı sonrası 30 dakika gözetim altında beklemeleri faydalı olacaktır.

İlaç alerjisi ve besin katkı maddelerine alerjisi olanlar için BioNTech aşısının alerji riski daha yüksektir. Bu nedenle özellikle ilaçların tablet formuna alerjik reaksiyon geçirmiş olanlar, ilaç alerjisinin nedeni tespit edilmemiş olanlar, besin katkı maddesine alerjisi olanların BioNTech aşısı yerine Çin aşısı Sinovac ve Rus aşısı Sputnik V aşısı olması alerji riski açısından daha emniyetli olabilir.

Aşılara alerji gelişme potansiyeli açısından düşük, orta ve yüksek olarak sınıflamak aşı seçimine karar vermede faydalı olabilir. 

Koronavirüs aşılarına alerji gelişme riski düşük alerjik hastalıklar:

  • Ailede alerjik hastalıkların olması,
  • Ev tozu mite, polen, küf gibi solunumsal alerjiler nedeniyle astım, alerjik nezle ve göz alerjisi olanlar,
  • Besin alerjisi olanlar,
  • Egzaması (Atopik dermatit) olanlar,
  • Alerji aşısı olanlar,
  • Astım nedeniyle anti IgE, anti IL-5 gibi biyolojik tedavi alanlar,
  • Salisilik asit, ibuprofen gibi ağrı kesici ilaçlara alerjisi olanlar,
  • Daha önce belli ilaçlara ve arı venomlarına alerjisi olanlar,
  • Daha önceki aşılarda aşı yerinde şişlik gelişmiş olanlar.

Yukarıda saydığımız alerjik hastalığı olanların her aşıyı olmasında sakınca yoktur ve aşı sonrası 15-30 dakika hastane ortamında gözetim altında beklemesi yeterli olacaktır. Aşılara karşı alerji gelişme riski düşük olanlara Sinovac, BioNTech ve Rus aşısı yapılmasında sakınca yoktur.

Koronavirüs aşılarına alerji gelişme riski orta derecede olan alerjik hastalıklar:

İlaçlara karşı alerjisi olan ve ilaç alerjisinin nedeni saptanamayan ancak ilaçlara karşı ciddi alerji veya alerjik şok gelişmişse  (PEG alerjisi olabilir),

Daha önceden aşılara ve omalizumab gibi monoklonal antikorlara karşı alerjik reaksiyon gelişenler,

Sistemik mastositoz gibi mast hücre hastalığı olanlar.

Bu durumlarda PEG alerjisi riski vardır ve kişinin PEG alerjisi açısından alerji uzmanları tarafından incelenmesi gerekir. Eğer aşı yapılacaksa aşıdan sonra 30 dakika hastane gözetiminde beklenmelidir. Tedavi öncesi alerjik reaksiyonların gelişmesini önlemek için antihistaminik kullanmanın faydalı olup olmayacağı konusunda bilgi henüz yoktur. Tedavi öncesi antihistaminik kullanımı alerjik şokun ilk belirtilerini gizleyebilir. Bu nedenle her aşı öncesi antihistaminik kullanımı hakkında karar vermek zordur.

Alerji riski orta derecede olanların aşı seçimini Çin aşısı Sinovac ve Rus aşısı Sputnik V yönünde kullanmaları tavsiye edilebilir.

Koronavirüs aşılarına alerji gelişme riski yüksek derecede olan alerjik hastalıklar:

Daha önceden mRNA aşıları olan Pfizer BioNTech aşısına veya Çin’in Sinovac ve de Rus aşısı Sputnik V aşısına alerjik reaksiyon gelişmişse aşının ikinci dozu yapılmamalıdır.

İlaç Alerjisi Olanlar BioNTech Koronavirüs Aşısı Yaptırabilir Mi?

BioNTech ve diğer mRNA aşısı olan Moderna aşısına karşı alerjik reaksiyon gelişen vakalar oldu. Bu aşılara karşı alerjinin nedeni aşı içindeki koruyucu madde olan PEG maddesine bağlı olabileceği düşünülmesinden dolayı özellikle PEG içeren ilaçlara karşı alerjisi olanların BioNTech aşısı olmaması daha emniyetli olacaktır. Eğer ilaç alerjisinin nedeni PEG içeren bir ilaca bağlı değilse o zaman alerji gelişme riski yüksek olmayacaktır. İlaç alerjinizin nedeninin PEG maddesine bağlı olup olmadığını bilmiyorsanız Çin aşısı Sinovac ve Rus aşısı Sputnik V aşısı olmanız daha doğru olabilir.

Aşı Öncesi Alerji Testiyle Aşıya Karşı Alerji Gelişeceği Anlaşılır Mı?

Aşı öncesi alerji riskini öngörmek için PEG maddesine karşı alerji testleri yapılabilir. Ancak bu testlerin aşıya karşı alerji riskini öngörmesi açısından henüz yeterince veri yoktur. Önümüzdeki günlerde alerji testleri hakkında çalışmaların yayımlanmasıyla daha net bir bilgi söylemek daha doğru olacaktır.

Aşıya Bağlı Alerjik Şok Geliştiğini Nasıl Anlarım?

Alerjik şok en sık deri, kalp ve dolaşım ve solunum sistemi etkilenmektedir. Alerjenle karşılaştıktan kısa süre sonra ortaya çıkan, ciltte döküntü kızarıklık, kaşıntı, dilde ve dudaklarında şişlik, ses kısıklığı, nefes darlığı ve astım tablosu, kalp dolaşımın etkilenmesi sonucunda tansiyon düşmesi, kalbin hızlı atması, bayılma, sindirim sisteminin tutulumu sonucunda kusma ve kramp şeklinde karın ağrısı bulguları oluşur.

Akılda tutulması gereken önemli bir bilgi; deri bulguları olmadan alerjik şok gelişebileceğidir. Özellikle bu durum ileri yaşlarda daha sık karşımıza çıkmaktadır.

Aşıdan sonra alerjik şokun erken belirtileri açısından dikkatli olunmalıdır. Özellikle boğazda gıdıklanma, öksürük, nezle, hapşırma, baş dönmesi, karın ağrısı gibi belirtiler aşıdan sonraki 30 dakika içinde gelişmişse sağlık personeline haber vermeniz faydalı olacaktır.

Alerjik Şok Belirtilerini Taklit Eden Durumlar Nelerdir?

Aşılama sonrası görülen alerjik şok belirtileri alerjik olmayan bazı reaksiyonlar sonucu görülebilmektedir. Bu reaksiyonlar Vazovagal senkop denilen otonom sinir sisteminin aktivasyonuna bağlı gelişen bayılma nedeniyle olabilmektedir. Vazovagal senkop hastalığı anksiyete, korku, ağrı, sıcak ve nemli ortam, uzun süre ayakta kalma gibi nedenlerle ortaya çıkabiliyor. Ani tansiyon düşmesiyle beraber nabız sayısının düşük olmasıyla kendini göstermektedir.

Ses teli spazmı hırıltı ve nefes darlığına neden olabilmektedir.

Psikosomatik belirtiler de bazen alerjik şoku taklit edebilmektedir. Panik atak alerjik şoktaki gibi ani nefes sıkışması görülmesi alerjik şoku taklit edebilir. Örneğin psikolojik strese bağlı vücutta kızarıklığa neden olabilir. Bazen boğaz ve dilde şişme hissine neden olabilir Alerjik şok düşünülüyorsa adrenalin uygulamaktan kaçınılmamalıdır.

Aşıya Karşı Alerji Gelişmişse Ne Yapmalı?

Aşıya karşı alerji gelişenlere çok hızlı bir şekilde müdahale edilmelidir. İlk olarak hayat kurtarıcı adrenalin uygulanmalıdır. Özellikle beta bloker tansiyon ilacı kullananlarda adrenalin etkili olmayacağı için glukagon ilacı kullanılması gereklidir. Bu nedenle aşı yapılan merkezlerde glukagon ilacının da hazır bulundurulması çok önemlidir.

Alerji gelişenlerde aşılama konusunda iki uygulama yapılabilir:

İlk doz sonrası reaksiyon geçirenlerde koruyucu antikor gelişip gelişmediğine bakılması ve yeterli koruyucu antikor gelişmişse ikinci dozun yapılmaması,

İkinci uygulama olarak da farklı bir teknoloji ile geliştirilen bir aşının yapılıp 30 dakika gözlem altında tutulması önerilmektedir.

Ayrıca geçirilen reaksiyonun alerjik bir reaksiyon olup olmadığını değerlendirmek için ikinci dozdan önce alerji uzmanı tarafından değerlendirilmesi faydalı olabilir.

Sonuç Olarak Özetleyecek Olursak;

Rus aşısı mı Alman aşısı mı Çin aşısı mı sorusunun cevabı değişiklik gösterebilir. Her üç aşıdan Biontech ve Rus aşısının etkinliği daha yüksektir.

BioNTech aşısının alerji geliştirme potansiyeli Çin ve Rus aşısına göre daha yüksektir

Astım, alerjik nezle, egzama, besin alerjisi gibi alerjik hastalığı olanlar her üç aşıyı da tercih edebilir.

Özellikle içinde PEG maddesi bulunan ilaçlara karşı alerji gelişmiş olanların Çin aşısı Sinovac ve Rus aşısı Sputnik V aşısını tercih etmeleri faydalı olabilir.

Besin katkı maddesine alerjisi olanlar Çin aşısı Sinovac ve Rus aşısı Sputnik V aşısını tercih edebilir.

Aşıdan sonra gelişen reaksiyonlar genellikle ilk 15 dakika içinde gelişmesinden dolayı alerji riski olan veya alerjik hastalığı olanların aşılarını hastane şartlarında olması ve aşıdan sonra hastane ortamında 30 dakika beklenmesi faydalı olacaktır.

Randevu ve Bilgi Formu